Bilindiği gibi Erdoğan 14 Mayıs Seçimleri öncesi elindeki bütün kozları oynama, olmayan kozları ise “şapkadan tavşan çıkarır” gibi yaratma peşinde. Bu çabasında en önde gelen yardımcılarından biri, kendisi gibi otoriter tek adam yönetimi uygulamakta olan Putin. En son Mersin-Akkuyu nükleer santral açılışına Erdoğan’la birlikte online katılan Putin, Ortaasya Türki Cumhuriyetleri başkanlarını Türkiye getirmede yardımını esirgemezken, Suriye ile Türkiye’yi de barıştırmada arabuluculuğa soyundu.
Önce diplomatlar ve ardından Türkiye-Suriye Dışişleri Bakanları görüşürken, Esad da Putin’le görüşmek üzere Moskova’daydı ve görüşme sonrasında yaptığı açıklamada, Putin’in baskısına da göğüs gerdiği görüldü.
Esad, tabii ki Erdoğan’la görüşebileceğini, ama bunun için “TSK’nın Suriye’nin kuzeyinden çekilmesini” şart koştu. Esad’ın bir başka şartı ise, İdlip civarında Şeriatçı terör çeteleri ile yaptığı işbirliğine gönderme yaparak “Türkiye’nin terörizme verdiği tüm desteği kesmesi”ydi. Esad kararlıydı ve “Erdoğan’la görüşmenin gerçekleşebileceği tek durum bu” diyerek kestirip attı.
Böylece Erdoğan’ın bir güvendiği dağa daha kar yağmış oldu!