14 yıl önce Muhafazakârlar ve Liberal Demokratlar, yükseköğrenim harcı tavanını 3.290 sterlinden 9.000 sterline çıkararak yükseköğrenim görmek isteyen öğrenciler için kriz yaratmış, öğrenciler ve sendikacılar protesto için sokaklara dökülmüştü.
Ed Miliband liderliğinde yeni muhalefete geçen İşçi Partisi, David Cameron liderliğindeki koalisyon hükümeti tarafından dayatılan kemer sıkma politikalarına karşı çıkarak harçlarda artışa karşı çıktı.
Ancak “yeni” İşçi Partisi ve Keir Starmer hükümeti, bu ay açıklanacak olan sonbahar bütçesinde ekonomiyi toparlamak için “zor kararlar” almak zorunda olduğunu iddia ederek, kemer sıkmaya geri dönme sözü vermiş oldu.
Kışlık yakıt ödemesinde (Winter Fuel Payments) yapılan kesintilerle en büyük darbeyi emekliler alırken öğrenciler de eğitim haklarına saldırı riskiyle karşı karşıya.
Geçtiğimiz ay İngiltere’deki enstitüleri temsil eden Universities UK, hükümet tarafından verilen fonların ve harçların artan maliyetlere ayak uyduramadığını söyledi. Bu durumun bütçe açıklarına neden olduğunu ve İngiltere’deki universitelerde mali bir “boşluğa” fon sağlamak için öğrencilerin ve halkın daha fazla ödeme yapması gerektiğini savundular.
Üniversite ve Kolej Sendikası (UCU) buna tepki gösterdi ve öğrencilere daha fazla borç yüklemenin savunulamaz olduğunu söyledi.
UCU genel sekreteri Jo Grady, üniversitelerin “ciddi bir yatırım ihtiyacı içinde olduğunu, ancak bunu öğrencilerin değil, cebi en derin olanların ödemesi gerektiğini” söyledi.
Grady şunları belirtti: “Öğrenciler zaten 40 yıla varan zorunlu bir borç ile karşı karşıya ve daha da yüksek ücretlerle karşı karşıya bırakılmamalıdır. Rektör yardımcıları, şu anda sektörde büyük bir mali istikrarsızlığa neden olan piyasa odaklı sistemi oluşturmak için yorulmadan lobi yaptılar. Yükseköğretime musallat ettikleri felaketi düşünmeden şimdi öğrencilerden daha fazla ödeme yapmalarını istemeleri utanç verici.”
Grady, rektör yardımcılarına ön koşulsuz olarak daha fazla para vermenin “kundakçılara yangın için daha fazla yakıt vermek anlamına geleceğini” söyledi.
“İşçi Partisi onların pervasız CEO’lar gibi hareket etmelerine izin vermekten vazgeçmeli” diyen Grady, işverenlerden alınacak bir vergi ile desteklenen ve kamu tarafından finanse edilen bir sistem önerdi.
Öğrenciler endişeli
UCU tarafından geçtiğimiz ay yapılan bir anket, gençlerin yüzde 81’inin yüksek öğrenim masraflarından endişe duyduğunu gösterdi.
İsrail’in Orta Doğu’yu kasıp kavuran savaşları ve Rusya ile Ukrayna arasındaki şiddetin sürdüğü bir dönemde Birleşik Krallık, “dostlarına” milyonlarca sterlinlik yardım ve silah desteği sağlarken kendi savunma bütçesine de 55 milyar sterlin harcıyor.
Bu arada, öğretim görevlileri ve üniversite personeli işten çıkarılıyor ve kurumlar hizmetlerinde kesintiye gittikçe daha az maaş alıyor.
Öğrenci harçlarının arttırılması yanlış bir yol. Hükümetin üniversitelere acilen yatırım yapması, öğrencilerin eğitim hakkını savunması ve daha fazla borçlanmaya karşı seslerini yükseltmesi gerekiyor.