İngiltere Sendikalar Konfederasyonu TUC, hükümetin grev karşıtı yasalarına karşı yürütülen kampanyanın bir sonraki aşamasını tartışmak üzere özel bir kongre düzenleyeceğini duyurdu.
İngiltere’de artan hayat pahalılığına karşı ücret artışı talebiyle grevlerin başta ulaşım, sağlık, posta ve eğitim olmak üzere birçok sektörde geçen yıl Haziran ayından beri tırmanışa geçmesi üzerine Muhafazakar Parti hükümeti, Grev (Asgari Hizmet Düzeyleri) Yasası’nı çıkarmıştı.
Bu yasaya göre, hükümetin temel sektörler olarak belirlediği ulaşım, sağlık, sınır güvenliği, eğitim alanında çalışanlar, herhangi bir nedenle grev kararı almış olsa bile asgari düzeyde hizmet sağlama ve işverenin çağırması halinde işe gitmekle yükümlü tutuluyor. Aksi halde işten atılmaları mümkün olabiliyor.
TUC’nin düzenlediği etkinlik, 9 Aralık Cumartesi günü saat 10:00-1:00 arasında TUC merkezi Congress House’da gerçekleştirilecek.
5,5 milyon çalışanı temsil eden 48 sendikadan oluşan TUC’nin Eylül ayındaki yıllık olağan kongresi dışında özel bir kongre düzenlemesi nadir bir durum.
Böyle bir özel kongre en son 1982 yılında dönemin başbakanı Margaret Thatcher’ın anti-sendika yasalarına karşı mücadele için düzenlenmişti.
TUC, “grev hakkına yönelik eşi benzeri görülmemiş saldırı” nedeniyle olağanüstü koşullara işaret ediyor. “Bu antidemokratik yeni yasa, her 5 işçiden 1’inin grev hakkını kısıtlayabilir” diye uyarıda bulunan TUC “Bu hakkı ne pahasına olursa olsun savunmalıyız” diyor.
TUC genel sekreteri Paul Nowak,”Bu grev karşıtı yasalar, grev hakkını kısıtlamaya yönelik kasıtlı bir girişimdir. Bu yasalar demokratik değildir, uygulanamaz ve muhtemelen yasadışıdır” dedi.