Haçlı Seferleri tarihinin en çok bilinen iki ismi, Richard ve Selahaddin’dir. Richard, tarihe “Aslan Yürekli” namıyla geçmiştir, Selahaddin ise “İslam’ın Kartalı!”
Bütün Avrupa, veba salgınları, kıtlık ve ardı arkası gelmeyen savaşlar sonucu tam bir sefalete düşmüşken, İslam coğrafyası, “İpek Yolu” ve “Baharat Yolu” gibi zenginlik akan iki nehrin sularında keyif çatıyordu. Özellikle Mısır merkezli büyük bir imparatorluk kurmuş olan Eyyubiler ve onun hükümdarı Selahaddin zamanında, Ortadoğu ve Akdeniz havzası, “Avrupa’yı kıskandıran” başarıların merkezi durumundaydı.
12. Yüzyılın ilk çeyreği içinde Papa’nın da kışkırtmasıyla, Avrupalı krallar, “Kutsal Toprakları Müslümanlardan kurtarmak” bayrağını açtılar ve arkalarına dilenci sürülerini, barbar artığı paralı savaşçı ordularını takarak yürüdüler. Bu yüzden haçlı orduları, askerlerin yanı sıra, silahsız, yarı çıplak, açlıktan kurtulmak isteyen “insan sürüleri” halindeydi. Pek çok tarihçi, haçlılar için bu deyimi rahatlıkla kullanıyor: “İnsan sürüleri!”
Pek çok Avrupalı köylü ailesi, özellikle Fransız köylüleri, bu seferler sonucunda Lübnan, Suriye, Güney Anadolu (Antakya) gibi bölgelere yerleşti ve çağlar boyunca o bölgelerin yerli halkı haline geldi. Sonraki çağlarda Haçlı Seferleri, İngiliz ve Fransız sömürgeciliğinin dayanağı oldu. Emperyalizm aşamasına geçtiklerinde de bu temelleri, hırslı bir biçimde kullandılar.
Bunlar, ağır araştırma konuları. Biz, bu köşenin ilgilendiği tozlu sayfalara bakalım.
Gördüğünüz resim, Aslan Yürekli Richard’ın, “Kutsal Akra” kentini Müslümanların elinden aldıktan sonra uyguladığı bir “temizliği” anlatıyor. Beyaz giysileri içinde binlerce Müslüman’ın kafaları, büyük bir meydanda halkın gözü önünde kesiliyor. Ressam, kenti biraz Avrupa kentleri gibi hayal etmiş. Belli ki Akra hakkında bir şey bilmiyor. Ayrı mesele, geçelim.
I. Richard Akra’yı ele geçirdikten sonra, esir aldığı çok sayıda Müslüman mahkumu, “Gerçek Haç”, 100.000 altın ve Selahaddin tarafından esir tutulan 1600 Hristiyan ile değiştirmek istedi. Bir anlaşma yapıldı ve karşılıklı bir bekleme süresi başladı. Ne var ki, iki tarafta karşısındakine güvenmiyordu. İkisi de, önce karşısındakinin esirleri bırakması şartını ileri sürdü. Özellikle, İsa’nın üzerinde öldüğüne inanılan “Gerçek Haç”ın, Selahaddin tarafından Şam’a kaçırıldığı söylentisi yayılınca, Richard esirlerin katli için emir verdi. Ancak katliam esirlerle sınırlı kalmadı, bir Müslüman katliamına dönüştü. Amerikalı tarihçi John J. Robinson, “Akra’daki katliamdan sadece çamaşırcı kadınlar kurtuldu” diye yazmıştı.
Buna karşılık, Selahaddin’in emriyle Şam’da 1600 Hıristiyan tutsak idam edildi. Richard’ın katliamı Müslüman dünyasında duyulunca, her yerde Hıristiyanlara karşı şiddetli bir kıyım başladı. Katliam, genellikle esirlere karşı iyi muamelesiyle tanınan Selahaddin’in müdahale etmesiyle son buldu; ancak bu arada binlerce sivil Hıristiyan yok edilmişti.
Aslan Yürekli Richard ve İslam Kartalı Selahaddin çatışması, bugüne kadar pek çok romana ve sinema filmine konu olmuştur.
I. Richard, krallığın hemen hemen bütün hazinesini “Kudüs’ü Müslümanlardan kurtarmak” için kuracağı ordunun masrafları için harcamış, halka bu sebeple ağır vergiler yüklemiş, bazı soyluların mallarına mülklerine el koymuştu. Kudüs’e giden deniz yolunu denetim altında tutmak amacıyla, önce Sicilya ve Kıbrıs’ı işgal etmiş, Avrupalı krallarla ittifak yapmıştı. Girdiği her savaşta askerlerinin önünde bizzat savaşmış, cesaretini ve savaşma maharetini kabul ettirmişti. Bu yüzden namı “Aslan Yürekli” idi. Bugün de yalınızca İngiltere’nin değil, Fransız tarihinin de şatafatlı isimlerinden biri olarak anılmaktadır. Ne var ki, ondan söz eden her tarihçi, düşmanı Kürt Selaaddin’den de büyük bir saygıyla söz ederler.