Kasım sizi benim kadar kasmamıştır inşallah efendim.
Geçen yazımızdan beri neler oldu neler. Sanki bizim dükkanda olanlar dünyada, memlekette, Britanya’da olanların habercisi walla. Yerliler buna mikrokozm diyorlar. Dükkanı bastılar çevre sağlıkçıları, neymiş tarhananın ne olduğunu anlamamışlar. O kadar İngilizce bilen adam var, this is soup base my friend, diyememişler. Anlattım, ondan sonra vergi memuruna tarhananın faydalarını güççük bir de Jack Daniels açarak anlattık, paketledik gitti adamı. Sonra başka yerleri de bastılar, malumunuz. Bakalım gelecek yıla ne olur ama gelecek Kasım’da da umarım ortalık tarhana gibi karışıp sulanmaz, yapılanların kokusu tarhana gibi ortalığa yayılmaz. Jack Daniels fiyatları da artık takdir-i ilahi, enflasyon %2.5 artmış bu ay ama siz onun gıda fiyatları hakkında milletin çektiklerine bir sorun. Trump da şampiyon ordan da buyrun işte.
Neyse bayağı tarhana gibi karışık başladık, düzgün devam edelim. Türkiye’de olanlardan, yok Ortadoğu’da olanlardan bahsedebiliriz ama asıl mesele normal insanlar için yaşamın nasıl geçtiği. Ve bu demde de bu ay adı şu son günlerde Londra’da gerçekleşen çiftçi gösterileriyle bol bol duyulan Jeremy Clarkson dallamasından söz etmek gayet işlevli olacak. Yoksa artizi tarife hacet yok, öyle göze her yerde deyenlerden söz etmek kolay, ama asıl mesele içinden geçtiğimiz günlerin ruhunu ifade eden bir artiz bulmak.
Bu konuda Jeremy dayı cillop. Ne diyeyim ilk, istiyorsanız açın vikipediyayı bakın, boyu 1.96cm arkadaşın. Tabii bu artiz olmak için neden değil. İlginç bişiy söyliyim dedim. Ama gündemde olma nedeni tabii ki bu değildi, artizliğinin nedeni de tabii ki biraz daha karışık. Nedenini de baştan söyleyelim. Geçen ayın sonunda kamu bütçesini açıklayan maliye bakanı Rachel Reeves dezzemiz halka yönelik bir şey açıklamadı ama belki de açıklamalarında işe yarayan ender şeylerden biri £3 milyonun üzerinde mal varlığı olanlardan daha fazla miras vergisi alma kararıydı. Jeremy kardeşimiz de beş-altı yıl önce vergi kaçırmak üzere servetinin bir bölümünü bir çiftlik almaya yatırmıştı -ki kendisinin desteklediği Muhafazakar hükümeti kırda yaşayan para baba ve annelerin partisi olduğundan onlardan fazla bir gelir vergisi talep etmemişti.
Şimdi bu vergiler artırılınca da arkadaş çiftçilerle birlikte sokağa çıkıp başımıza eylemci kesildi, şöyle adalet talep etti böyle özgürlük timsali kesti. Daha geçen güne kadar çevre eylemcisi gencecik Greta Thurnberg’a küfrediyordi, kendi kızı bile bu yaptığının dallamalık olduğunu söylese bile. Bayağı bir artizlik nedeni değil mi? Sizce artizlik klasman grubunda şampiyonluğa oynamıyor mu?
Yoksa arkadaşın geçmişini bilenler bilir ne nane olduğunu. Başka konu yokmuş gibi arabalar hakkında yaptığı dallama bakış açılı petrol seviciliği programlar mı dersiniz, hala sürdürdüğü açgözlülük yarışma programları sunuculuğu mu dersiniz, artizlik kurumu BBC ile kazandığı milyonlar mı dersiniz, arkadaşın artizlik geçmişi bayağı bir dayalı döşeli. Çevre korumacılığı düşmanlığı, tilki avlarının yasaklanması gibi en pısırık sosyal demokrat politikaları “komünistlik” olarak lanse etme eğilimi, ya “bu kadar yazıp çiziyorum ama tabii ki yazdıklarıma inanmıyorum” gibi incileri de bu şanlı geçmişin başka birkaç unsuru. Sonra bozuk ağzı ve kepazeliğinden dolayı BBC’nin bile onu 2015’de işten atması da cabası. Böyle iken böyle.
Ama tüm bunların ama özellikle son günlerde yaptıklarının gösterdiği de ortalama bir zekada ısrar etme artizliğini sürdürüyor olması. Ne tarhanın, ne besleyiciliğinin, ne kıvamının suçu yok ama tarhana gibi ortalığa işleyen çürük kokusu gibi yapışkan-adi artizlik arkadaşın özelliği. Ve sıradanlığı bir meziyete yükseltme artizliği. Ben dünyayı nasıl görüyorsam öyle, her şey para-pul haha-hihi meselesidir mesnetsizliği, duyarsızlığı, böyle gelmiş böyle gider anlayışını bir kültür haline getirişi, popülerleştirmesi. Kim bilir arkadaşın ortaokulda yediğini söylediği dayakların travması tüm bunlar belki.
Memleket, Britanya, dünya değişirken bunu yaymayı sürdürmesi. Hadi alçak alçaklığını, zalim zalimliğini sürdürürken, bunlar mesele değil, dünyaya her zamanki gibi salaklığını pompalaması. Şimdi daha açık değil mi bu artizliğin daha tehlikeli ve zararlı olduğu? Normal olandan, normal insandan başlamak bu yüzden önemli değil mi? Yoksa ne sıradanlık ne de ona buna ara sıra maydanoz olmak sorun değil, ki bu yazıya bile yararlı şekilde maydanoz olsa da bazıları…
Anormal kışlar efendim.