İngiltere’de Yüksek Mahkeme, ülkeye gelen bazı sığınmacıların Ruanda’ya gönderilmesine yönelik hükümet planının hukuka uygun olduğuna hükmetti.
Boris Johnson hükümetinin İçişleri Bakanı Priti Patel’in Nisan’da duyurduğu plan, Manş Denizi’nden teknelerle İngiltere’ye ulaşan sığınmacıların doğu Afrika ülkesi Ruanda’ya gönderilmesini öngörüyor.
Sığınmacılara yönelik yardım kuruluşu Care4Calais ve kamu emekçileri sendikası PCS’in yanı sıra bazı insan hakları örgütleri ve hukukçular Ruanda’nın sığınmacılar için güvenli bir yer olmadığını belirterek plana karşı çıkmış ve kanuna aykırı olduğu gerekçesiyle dava açmıştı.
Haziran ayında Ruanda’ya gönderilecek bir grup sığınmacıyı taşıyacak uçak, protestolar, açılan davalar ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin müdahalesi sonucu iptal edilmişti.
Yüksek Mahkeme 19 Aralık’ta kararını açıkladı ve Ruanda planının yasal olduğuna hükmetti. Mahkeme ayrıca, bakanlığın gönderilecek bazı sığınmacıları seçerken onların özgül koşullarını gerektiği şekilde değerlendirmediğine karar verdi ve Ruanda’ya gidecek ilk grup olarak seçilen sekiz sığınmacının koşullarının yeniden değerlendirilmesine hükmetti.
KARAR PROTESTO EDİLDİ
Mahkeme önünde toplanan Stand Up To Racism grubu kararı protesto etti.
Göstericilerden biri, “İnsanların bu ülkeye güvenli ve yasal bir şekilde gelip iltica edebileceği bir yol yok. Manş Denizi’ni aşıp gelenlerin çoğunun iltica başvurusu kabul ediliyor (yani başvurular temelsiz değil). İnsanların bu ülkeye gelmesini engellemeye çalışıyorlar” diye konuştu.
Ruanda’nın güvenli bir yer olmadığını söyleyerek mahkemede karşı görüş bildiren birçok vakıf ve kuruluşla İngiltere Mülteciler Konseyi de kararı eleştirdi.
Mahkeme kararından sonra konuşan İçişleri Bakanı Suella Braverman, hükümetin Ruanda planını uygulamakta kararlı olduğunu tekrarladı. Bakan Yardımcısı Robert Jenrick de “Ruanda ortaklığının dünyaya örnek olduğunu” belirterek, sayıları kabaran sığınma başvurularına karşı “sert önlemler” almaya ve daha katı yasalar çıkarmaya kararlı olduklarını söyledi.
Mahkemenin kararı hükümet için kısmi bir zafer olarak görülse de, bu, Ruanda uçuşlarının yakında başlayabileceği anlamına gelmiyor. Karara çok sayıda itirazda bulunulması ve sürecin uzaması bekleniyor.
RUANDA PLANI NEDİR?
Plan, İngiltere’ye teknelerle yasa dışı yollardan gelen sığınmacıların Ruanda’ya gönderilmesini öngörüyor. Sığınmacılar iltica başvurularını orada yapacak; başvurusu kabul edilenler Ruanda’da kalacak.
Hükümet, insan hakları örgütlerinin “ırkçı” olarak nitelediği bu planı beş yıl boyunca “deneme amaçlı” sürdüreceğini açıkladı. Tory hükümeti Ruanda planıyla, ülkeye gelen sığınmacı sayısını azaltmayı hedefliyor ve bunun “daha ekonomik” olduğunu savunuyor.
Bu uygulamanın toplam maliyeti açıklanmadı, ama planın İngiltere’ye şu ana kadar, henüz hiçbir sığınmacı gönderilmeden bile 140 milyon sterline mal olduğu belirtiliyor.
4 KİŞİ DAHA TEKNEYLE GEÇMEYE ÇALIŞIRKEN ÖLDÜ
Resmi rakamlara göre, teknelerle Manş Denizi’ni geçerek İngiltere’ye ulaşanların sayısı geçen yıla oranla yüzde 60 artarak, 2022’de 45 bini aştı. Ancak yasal yollarla bu ülkeye gelip sığınma başvurusunda bulunmak, sadece Afganistan, Ukrayna ve Hong Kong gibi çok az sayıda ülke için ve sınırlı sayıda mümkün. Bu nedenle, pek çok kişi tehlikeli koşulları göze alarak teknelere yöneliyor.
Aralık ayında 43 göçmeni taşıyan teknenin Kent kıyıları yakınlarında sorun yaşaması nedeniyle dört kişi daha hayatını kaybetti. Folkestone sahilinde toplanan göstericiler kum üzerine “No More Deaths” (Daha Fazla Ölüm Olmasın) yazdı ve ölenlerin anısına saygı duruşunda bulunup beyaz güller bıraktı. Geçen yıl Kasım ayında da bir teknenin batması sonucunda 27 kişinin hayatını kaybettiğini hatırlatan göstericiler, hükümetin göçmenlere yönelik politikasını değiştirmesini ve sığınmacılar için güvenli geçiş yolları sağlamasını talep ettiler.
SUNAK HÜKÜMETİNİN PLANLARI
Başbakan Rishi Sunak’ın teknelerle geçenlerin sayısını azaltmak için açıkladığı önlemler arasında şunlar yer alıyor:
• Suça karşı eylemleri koordine eden NCA ve askerlerin de katılımıyla yasa dışı geçişleri engellemek üzere Tekne Komuta Merkezi kurulması,
• Yasa dışı çalıştığından şüphelenilen kişilere yönelik baskınların artması,
• Otellere yerleştirilmeleri nedeniyle oluşan masrafı azaltmak üzere 10 bine yakın göçmenin kullanım dışı üniversite binaları ve tatil mekanları gibi alanlara yerleştirilmesi,
• Bekleyen iltica başvurularının en geç 2023 sonunda karara bağlanmış olması,
• Arnavutluk ile yapılan anlaşma uyarınca ve Arnavutluk kökenli yasa dışı sığınmacı sayısını azaltmak üzere Tiran’a daha fazla sayıda İngiliz sınır güvenlik personeli yerleştirilmesi ve iltica başvurusu reddedilenlerin hemen geri gönderilmesi.